BIDEN’IN ÇEKİLMESİ: DEMOKRATLAR İKTİDAR UĞRUNA DEMOKRASİYİ YOK EDERLER

AK Parti Seçim İşleri Başkan Yardımcısı Av. Samir Altunkaynak, Bıden sonrası ABD seçim yasalarına göre demokratların yeni Başkan arayışı hakkında yazı yayımladı. Altunkaynak, "21 Temmuz’da yoğun eleştirilerin ardından Başkan Biden 5 Kasımda gerçekleştirilecek olan seçimlerden çekildiğini ilan etmiştir. Biden, Başkan Adaylığından kendi iradesi ile çekildiğini ifade etmiştir. Biden’in çekilmesi Amerikan tarihinde ender rastlanan bir olay olduğundan seçim kanunları itibariyle bir çok sorunun da sorulmasını beraberinde getirmiştir. 1968’de Demokrat Parti adayı olan Başkan Lyndon B Johnson’da adaylık yarışından çekilmişti (ABD’nin Vietnam Savaşı’ndaki askeri kayıplardan dolayı halk desteğini kaybeden Johnson 1968 yılındaki seçimlerde ikinci dönem için adaylığını koymamaya karar vermişti) . 1968’den günümüze uzanan süreçte benzer bir çekilme olayı yaşanmamıştır. Dolayısıyla Biden’ın Başkanlık seçimlere 4’dan az bir süre kala kala seçimlerden çekilmesi Demokrat Parti açısından hem yeni Başkan adayı belirleme hem de Biden’i desteklemek için seçilen Ulusal Kurultay delegelerinin nasıl bir karar vereceğini tartışmaya açmıştır." ifadelerini kullandı.

Bıden’ın çekilmesi: Demokratlar iktidar uğruna demokrasiyi yok ederler

AK Parti Seçim İşleri Başkan Yardımcısı Av. Samir Altunkaynak, yayımladığı yazısında Amerikan demokrasisi açısından Biden’ın çekilmesi ciddi tartışmalara yol açtığını belirterek şu örneği verdi: “Bir Amarikalı gazetecinin ifadesiyle “Demokrat elitler, şirketler, medya ve milyarder bağışçılar, Demokrat seçmenlerin seçtiği adaya, kamuoyu yoklamalarında başarısız olması ve kaybetmesi nedeniyle seçimden çekilmesi için başarılı bir şekilde baskı yaptı. Demokratlar iktidar uğruna demokrasiyi yok ederler.”

AK Parti Seçim İşleri Başkan Yardımcısı Av. Samir Altunkaynak, Bıden’ın istifası üzerine yazısının devamında şu ifadelere yer verdi:

“ABD’de Partilerin Başkan adayını belirleme süreçleri neredeyse iki yıl sürmektedir. Biden’in istifası Amerikan demokrasisi açısından bir çok tartışmayı da beraberinde getirmiştir. Bilindiği üzere Amerika Birleşik Devletleri’nde başkanlık seçimi her dört yılda bir Kasım ayının ilk Pazartesi gününden sonraki ilk Salı günü yapılmaktadır. Bir sonraki başkanlık seçimi yasada belirtildiği düzeneleme itibariyle 5 Kasım 2024’dür. Seçim takvimine bakıldığında Biden’in 1 Ağustos’da düzenlenmesi öngörülen Ulusal Kurultay’da Demokrat Parti adayı olarak ilan edileceği açıktır. Ancak Biden’ın çekilmesi 2023 Ocak ile 2024 Temmuz ayına kadar gerçekleştirilen süreçlerin boşa çıkartmıştır.

Başkan adaylığı seçim takvimi

ABD’de Partilerin Başkan adayını belirleme seçim takvimi seçimden bir önceki yıl bahar ayında resmi olarak başlar. Buna göre Başkan adayı olmak isteyen adaylar, Federal Seçim Komisyonu’na doğrudan adaylık başvurusunu gerçekleştirmektedirler. Adaylar başvuru esnasında katkı veya harcama olarak 5.000 dolardan fazla para topladığını veya harcadığını kanıtlamalıdır. Başvuru sırasında adaylar ayrıca ana Kampanya Komitesi’ni de belirlemek zorundadırlar. Söz konusu komite bağışların toplanmasını ve harcanmasını gerçekleştiren komitedir. Amerikan seçimlerinde adaylar seçim kampanyaları için yasada öngörülen şekilde doğrudan ve dolaylı bağışlar toplayabilmektedir.

Adaylık başvuru sürecinin ardından Partiler eyaletler düzeyinde aday belirleme süreçlerini başlatırlar. Eyaletlerdeki aday belirleme süreçleri seçimlerden önceki yılın yazında başlayıp seçim yılının baharına kadar devam etmektedir. Dolayısıyla 2024 seçimleri için seçim takviminin 2023 baharında başladığını not etmekte fayda var. Seçim yılının Ocak ayından Haziran ayına kadar ise Eyaletlerde Partiler başkan adayını belirlemek için ön seçimler ve/veya parti temayül yoklamaları yapmaktadırlar. Her eyaletin parti yönetimi ön seçim mi yoksa parti toplantısı mı yapılacağı konusuna kendisi karar verir. Bazı eyaletler seçmen iradesini daha iyi yansıtmak adına her ikisini gerçekleştirir. Eyaletlerdeki ön seçimler açık ya da kapalı olarak gerçekleştirmektedir. Kapalı seçimler ve parti toplantılarında Türkiye’deki temayül yoklamasına benzemekle birlikte burada Partiye üye olan seçmenlerin oy kullanmasına imkan verilmektedir. Türkiye’deki ön seçime benzemekle birlikte ön seçimlerde oy kullananlar doğrudan başkan adayı yerine başkanı seçecek delegelere oy vermektedir. Açık seçimlerde ise partisine bakılmaksızın eyalette seçmen kaydı olan herkes oy kullanma hakkına sahiptir.

Eyaletlerden seçilen delegeler ise Temmuz ve Ağustos’da düzenlenen Ulusal Kongre’de destekledikleri adaya oy verirler. Amerikan seçim yasalarına göre eyaletlerden seçilen delegeler seçimlerde ilan ettikleri adayı desteklemek zorunda değildir. Ancak demokratik uygulamalar delegelerin seçmen iradesine uygun davrandıklarını göstermektedir. Toplantıdan hemen önce veya toplantı sırasında, başkan adayı başkan yardımcısı adayını resmi olarak da ilan eder.

Ulusal Kongre’de seçilen Başkan ve Başkan adayı Kasım ayında düzenlenen seçimlerde kendi delegelerinin seçilmesi için kampanyalarını resmi olarak yürütmeye başlarlar. Amerikan seçim sistemine göre ABD başkanlık sisteminde seçmenler Başkanı seçecek “Seçiciler Kurulu” için oy kullanmaktadırlar. Seçiçiler Kurulu ise toplamda 538 kişiden oluşmaktadır. Buna göre 538 üyeden 270’inin oyunu alan aday Başkan seçilmiş olur. Yeni başkan ise 20 ocak günü yemin ile birlikte görevine resmi olarak başlar.

BİDEN sonrası bizi ne bekliyor

Demokrat Parti adına Başkanlık yarışına katılan aday adayları 2023-2024 arası dönemde gerçekleştirilen eyalet seçimlerinde Başkan Biden karşısında başarılı olamadıklarından resmi olmasa da Demokratların adayının Biden olduğu açıktı. Delegelerin Ağustos 2024’de düzenlenmesi öngörülen Demokratik Ulusal Kongre’de Biden’a oy vereceklerdi. Biden’in resmi olarak çekilmesinden sonra Kongre delegelerinin hangi adaya oy verecekleri ise tartışmalı hale gelmiştir. Zaman olarak da eyaletlerde yeni bir aday belirleme seçimlerinin yapılması oldukça güçtür. Bundan dolayı Biden sonrası kimin aday olacağına dönük kararın Demokratik Ulusal Kongre’ye seçilen delegeler tarafından belirleneceği açıktır. Bununla birlikte ABD Başkanı çekilme duyurusunun hemen ardından X hesabından yaptığı açıklamada, “Bugün Kamala’ya bu yıl partimizin adayı olması için tam desteğimi sunmak istiyorum. Demokratlar, bir araya gelip Trump’u yenme zamanı. Yapalım bunu” dedi. Biden’ın desteğini alan Kamala Harris de “Donald Trump’ı ve aşırılıkçı Proje 2025 gündemini yenmek için Demokrat Parti’yi ve ülkemizi birleştirmek için elimden geleni yapacağım” dedi.

Biden’ın desteğine rağmen Kamala Harris’in doğrudan Demokratların adayı olması mümkün değildir. Bunun için Kamala Harris’in Demokratik Ulusal Kongre’ye seçilen delegeler tarafından resmi aday olarak seçilmesi gerekmektedir. Demokratik Ulusal Kongre 19-22 Ağustos arası Chicago’da yapalacaktır. Nitekim Biden eyaletlerdeki ön seçimlerde büyük bir destek almıştı. Her ne kadar delegeler Biden’ı seçme taahhüdünde bulunarak seçilmişlerse de Biden’in kendi iradesiyle çekilmesinin ardından hukuken ve demokratik temayüller gereği bir bağlayıcılıkları kalmamıştır. Dolayısıyla Demokratik Ulusal Kongre Delegeleri bir başka isme oy vermeleri için serbest kaldılar. Harris’in dışında aday adayı olacak diğer isimlerde Demokratik Ulusal Kongre delegeleri tarafından seçilebilir.

İster Kamala Harris isterse de başka bir isim Demokratik Ulusal Kongre delegeler tarafından seçildikten sonra seçim yasasına göre yukarıda belirtilen resmi adaylık başvurusunu yapmak, Komite üyelerini belirlemek ve Federal Seçim Komisyonu’na bildirmek zorundadır. Bu durumda Biden adına toplanan bağışların yeni adayın seçim kampanyasında kullanılması da oldukça güç gözükmektedir. Demokratlar adına Başkanlık yarışına katılacak adayın yeni bir banka hesabı açarak bağışları kendi seçim kapmanyası için talep etmesi olasıdır.”

 

Haber Kaynağı: https://bha.net.tr

BELEDİYELER

SAĞLIK